Bir grup ÜNİVERSİTE öğrencisi, İsrail’in Filistin’e yönelik baskınlarını protesto etmek ve Gazze’ye destek vermek amacıyla Beyoğlu’ndaki Fındıklı Parkı’ndan Dolmabahçe Sarayı girişine yürüdü. Filistin bayrağıyla yürüyen öğrenciler, “Kahrolsun İsrail, yaşasın Filistin” gibi sloganlar attı.
İsrail’in Filistin’e yönelik baskınları devam ederken İsrail’e yönelik protestolar da sürüyor. İsrail’i protesto etmek amacıyla Beyoğlu’ndaki Fındıklı Park’ta toplanan üniversite öğrencileri Dolmabahçe Sarayı’na yürüdü. Grup, Filistin bayrağını kaldırdı ve sloganlar atarak İsrail’i protesto etti. Kerem Gümre, Dolmabahçe Sarayı önünde grup adına açıklama yaptı. Gümre, Yarım asırdır İsrail’in Siyonist saldırı ve katliamlarına maruz kalan Filistin halkı, bugün sadece İsrail’e karşı değil; Savaşın hamisi ABD’nin tank ve toplarına, batı medyasının yalan ve kara propagandasına da direniyor. Bugün aşırı sağcı ve işgalci Netanyahu hükümeti; Gazze ve Batı Şeria’ya yönelik saldırılarını sürdürüyor. Son bilgilere göre İsrail, 7 Ekim’den bu yana Filistin topraklarına 280’den fazla saldırı düzenledi. 50 yıl önce de şimdi de İsrail işgalci bir devlet olarak karşımızda duruyor. Filistin halkı nasıl 1967 yılında İsrail ve işbirlikçileri yüzünden topraklarını terk etmek zorunda kaldıysa, bugün de daha fazla toprak kaybetmiş, saldırıların giderek arttığı veya ölüme terk edildiği coğrafyayı terk etmek zorunda kalmıştır. Dolayısıyla bugün Filistin topraklarının ne Hamas’ı bahane ederek, ne de din savaşına indirgeyerek ele geçirilmesi bir detaydan başka bir şey değildir. Filistin davası Batı medyasının, ABD emperyalizminin ya da İsrail Siyonizminin kalıbına uymuyor. Filistin davasının antiemperyalist bir temelden yola çıktığını ve solun benimsediği bir direniş olarak ortaya çıktığını söyledi.
‘BİR HALKI YOK ETMEYE ÇALIŞIYOR’
Gümre: ‘İsrail ve ABD Ortadoğu halklarına kan ve gözyaşından başka bir şey getirmedi! Dün Filistin’i işgal ederek Gazze’yi 2 milyon kişilik bir kamu hapishanesine çeviren İsrail; Bugün de tank ve toplarıyla aralarında sivillerin ve çocukların da bulunduğu hastaneleri bombalıyor, bir halkı yok etmeye çalışıyor ve hiçbir hak olmaksızın bölgeyi işgal etmeye devam ediyor. Bugün burada olmamızın nedeni, 54 yıl önce Filistin’de savaşan Deniz Gezmiş’in ve emperyalizme ve Siyonizm’e karşı tam bağımsızlığı savunan 68 kuşağının izinden gittiğimizi göstermektir. 54 yıl önce Denizler nasıl bu sistemin hesabını veriyorsa, bugün de gençler olarak Denizler’in yolundan gidiyorlar; ABD ve İsrail’in savaş politikalarından, emperyalizmi koruyanlardan, yoksulluğu ve savaşı yaratan bu sistemden sorumlu tutuyoruz. Sanki hem ülkemizde hem de Ortadoğu’da onlarca Amerikan üssünden, halk düşmanlarından, düzenin koruyucularından, Siyonizm’den, emperyalizmden hesap sormuşuz gibi konuşuyordu.
